8 Haziran 2015 Pazartesi
U19 MİLLİLER İDDİALI
ÖMER BÜYÜKATA: ''TÜRK BASKETBOL TARİHİNE GEÇMEK İSTİYORUZ''
Bu yıl Yunanistan’ın Girit Adası’nda düzenlenecek FIBA U19 Dünya Şampiyonası’nda mücadele edecek U19 Milli Takımımızda başantrenör Ömer Uğurata, turnuvada iyi bir derece alarak Türk basketbol tarihine geçmek istediklerini söyledi.
Turnuvada B Grubu’nda yer alacak ve Arjantin’in yanı sıra, İspanya ve Çin ile karşılaşacak U19 Milli Takımımızda başantrenör Ömer Uğurata, ‘her top son topmuş gibi’ savunma yapıp, en yakın sayıya ulaşarak kazanmak istediklerini belirtti:
Türkiye arka arkaya aynı jenerasyonla ilk defa Yıldızlar ve Gençler Avrupa Şampiyonu oldu. Geriye dönüp baktığınızda, bu başarının anahtarının ne olduğunu düşünüyorsunuz?“Bunun temeli iki milli takımda 7 oyuncusunun aynı olması. Takımın temelini 2010 yılında Balkan Şampiyonası’nda mücadele ettiğimiz ekip oluşturuyor. 2008 yılında Taner Günay’ın başantrenörlüğünde gerçekleştirilen taramalarda hemen hemen aynı oyuncular gidip geliyorlar. Bu jenerasyonda 80’den fazla oyuncu gitti geldi. Tabii sadece çocukların yetenekli bir jenerasyon olması başarı için yeterli değil. Birbirini çok seven, beraber olmaktan mutluluk duyan bir gruptan bahsediyorum. Beraber antrenman yaparken en iyi şekilde ve en ciddi şekilde çalışıyorlar. Dışarıda da beraber eğlenen, beraber zaman geçiren, arkadaş olan ve tatil yapan bir grup olması, yakalanan başarının sırrı.”
Oyuncuların bir çoğu —örnek vermek gerekirse Furkan Korkmaz, Egemen Güven ve Berk Uğurlu— TBL, Euroleague ve EuroCup’ta oynama şansına eriştiler. Sezon boyunca oyuncularınızın kendilerini nasıl geliştirdiğini düşünüyorsunuz?“Aslında birçok oyuncumuz TB2L ve TB3L’de önemli dakikalar ve sorumluluklalar aldılar. Belki deonların bireysel gelişimleri bu oyunculardan daha fazla oldu. Ama tabii ki bu oyuncular, özellikle çok üst seviyede antrenörlerle, üst seviye takımlarda antrenman yapmalarının oyunlarını çok ilerlettiğini düşünüyorum. Bu üç oyuncu ile birlikte Okben Ulubay’ı da SporToto Play-Off’ların tamamlanmasıyla birlikte dört gözle bekliyoruz. Kişisel olarak; TB3L’den TB2L’ye yükselen iki takımın önemli oyuncuları kadromuzda. Bizim için önemli olan nokta da bu... Sahada lider oyuncu olarak yer aldılar. Diğer oyuncularımızdan da yine TBL’de ve TB2L’de şans bulan isimler var. Fiziksel olarak gelişimleri kampta göze çarpıyor. Bu oyuncuların gelişimine destek olan antrenörler abilerimize ve arkadaşlarımıza bu nedenle teşekkür ederiz.”
Koç olarak, hazırlık kampında öncelikleriniz nelerdir?“Normale göre çok kısıtlı bir hazırlık süremiz var. Turnuva hazırlığına göre 15-18 gün arasında bir günümüz eksik olacak. Ayrıca oyuncuları dinlendirerek antrenmanlara başlatma şansımız olmadığından çocukların çoğunda lig yorgunluğu hakim. Bu nedenle oyuncularımızı sakatlıktan koruyarak -ki bence en önemlisi de bu, tam takım olarak form düzeylerini korumak istiyoruz. Ardından da takım düzenlerimizi oturtmaya çalışıyoruz. Avantajımız geçen sene yaptığımız işleri daha da mükemmel hale getirmek ve üzerine de bir şey koyma şansımızın olması... Zaten yeni bir şey yapacak çok da zamanımız yok.”
SporToto Play-Off devam ediyor bu da demek oluyor ki oyuncularınızın bir kısmı hazırlık kampına Haziran ortasında yani turnuvanın başlamasından sadece bir hafta önce dahil olabilecekler. Bu kadar kısa sürede oyuncuları takıma nasıl entegre edeceksiniz?“Şuanda kampa katılmayan dört oyuncumuz, iki Avrupa Şampiyonası’nda, hatta bazıları üç Avrupa Şampiyonası’nda ciddi süreler aldılar. Hem takım düzenlerimizi iyi bilen hem de takımlarıyla üst seviye idman yapıp süre alan oyuncular... Milli Takıma katılırken formda olacaklarını düşünüyorum. O konuda bir sıkıntı olmayacaktır. Bu oyuncularla düzenlerimizi tekrar gözden geçireceğiz. Elbette hazır olan oyuncularımız o oyunculardan daha iyi durumda olursa, bu dört oyuncu kadroya da giremeyebilirler.”
Arjantin, Çin ve İspanya ile aynı gruptasınız. Bu takımlarla ilgili neler söylemek istersiniz ve sizce turnuvada hangi takımlar öne çıkacak?Dünya Şampiyonası’nda çok zor bir grupta yer alıyoruz. Daha da açık olmak gerekirse; olabilecek en zor gruplardan birindeyiz. Baktığınızda İspanya, Avrupa 5.’si bir takım. Her zaman Avrupa Basketbolunda ekol olmuş, altyapısı düzgün işleyen, git gide oyuncularını ve düzenlerini geliştiren, yıldız kategorisinden gençlere, gençler kategorisinden de ümitlere, hep yukarı yükselerek gelen bir takım. İyi bir oyuncu profilleri var. Geçen sene birkaç sakatlık yaşadılar ve eksiklerdi. Şimdi tam takım durumunda olacaklar. Önemli ve ciddiye alınması gereken, madalya şansı olan bir takım. Arjantin takımını geçen sene Manheim’da izlemiştik. Bize göre kısa, fazla kuvvetli ve açık sahada iyi oynayan, çok fazla alan savunması kullanan bir takım. Arjantin ayrıca antrenör değişikliğine de gitti. Geçen seneye göre daha tecrübeli ve daha iyi bir antrenörle orada olacaklar. Avrupa’da basketbol daha çok pick and roll üzerine oynanıyor. Arjantin ise daha çok topsuz perdelemelerle oynayan bir ekip. Bu durum bizim ülke basketbolu olarak alışkın olmadığımız ve savunmayı da fazla tecrübe edinmediğimiz bir sistem. Arjantin’e özel bir hazırlık yapacağız. Zor bir karşılaşma olacak. Çin takımını çok fazla tanımamakla beraber, 96 doğumlu 2-3 oyuncusunu daha önce Türkiye Basketbol Federasyonu’nun Gaziantep’te düzenlediği Yıldız Erkekler Turnuvası’nda izlemiştik. Çok kaliteli 2-3 uzun oyunculara sahipler. Çin’de zor bir rakip olacak. Turnuvaya gelirsek, 1996 doğumlu ABD’li oyuncular zaten NCAA Final Four’una damgasını vurdular. Takip edenler bilirler… Turnuva geneline baktığımızda Hırvatistan, gelmiş geçmiş en yetenekli takımlarından biri durumunda. Tüm Avrupa’daki en yetenekli kadrolarına sahipler. Avustralya’nın basketbol adına bir enstütütsü var. U17 ve U19 takımlarını iyi bir şekilde hazırlıyorlar. Dünya Şampiyonası’na iyi bir takımla geleceklerdir. Sırbistan ve İtalya’yı da Avrupa şampiyonasını izleyen basketbolseverler iyi biliyorlardır. Biz Sırbistan’ı finalde yenme başarısı göstermiştik. İtalya’da yetenekli kısa oyunculara sahip potansiyelli bir ekip.”
Türkiye’nin U19 FIBA Dünya Şampiyonası’nda bugüne kadar elde ettiği en iyi sıralama 2007 yılında elde edilen yedincilikti. Bu turnuva için başarıyı nasıl tanımlarsınız?Takım için başarı; ‘her top son topmuş gibi’ savunma yapıp, kolay hücumlarla fast-break sayıları bulup, hücumların hakkını vererek daha boş arkadaşlarımızı bularak, en yakın sayıya ulaşarak kazanmaktır. Bizim takım olarak başarı kriterimiz bu yönde. Bunu yapmak ve en iyi şekilde ülkemizi temsil etmeye çalışıyoruz. İnşallah bir sakatlık olmazsa, Türk basketbol tarihine geçmek istiyoruz. Daha önce 2007 yılında Dünya Şampiyonası’na katıldık ve 7.olduk. Şimdi daha üst sıralarda olmak istiyoruz. Finalde ABD ile karşılaşmak ve onları yenerek şampiyon olmayı hedefliyoruz. Şayet daha önce ABD ile karşılaşırsak da onları geride bırakıp finale yükselmeyi istiyoruz. Ama en önemlisi takım başarısından çok Dünya Şampiyonası’nda oyuncularımızın bireysel anlamda daha iyi gelişmesi ve dünya basketbol kamuoyuna kendilerini tanıtması olacaktır. Önümüzdeki yıl TBL’de ve TB2L’de ilk beş başlayabilen, antrenörlerin ve takımların güvenebildiği, takımlarına sahip çıkacak Türk oyuncuların yetişmesine destek olmaya çalışıyoruz”
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder